Karadeniz Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu(KASİF), Yeşilırmak Sanayici ve İşadamları Dernekleri (YESİAD) ve Dünya Gazetesi işbirliğiyle düzenlenen 'Değişen Dünya Piyasalarında Rekabetin Önşartı; İşbirliği, Güçbirli
Karadeniz Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu(KASİF), Yeşilırmak Sanayici ve İşadamları Dernekleri (YESİAD) ve Dünya Gazetesi işbirliğiyle düzenlenen 'Değişen Dünya Piyasalarında Rekabetin Önşartı; İşbirliği, Güçbirliği ve Ortaklık' konulu konferans Amasya’da yapıldı.
Dünya Gazetesi Yazarı ve Yönetim Danışmanı Dr. Rüştü Bozkurt’un konuşmacı olduğu konferansı Amasya Valisi Abdil Celil Öz, Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay, çok sayıda işadamı, sanayici ve esnaf dinledi.
Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt, dünya ekonomisi ve iş çevrelerindeki talep ve kurallarının, faktörlerinin, karşılıklı bağımlılık ilişkilerinin, rekabet şartlarının köklü biçimde değiştiğini söyledi.
Bozkurt, nüfusun hızla kent merkezlerinde toplandığını belirterek, "İstihdam tarım ve imalat kesiminden hizmet kesimine doğru kayma baş göstermiştir. Söz dağarcığımızda bulunan, ‘küçük olsun benim olsun’, ‘bizde ortaklık olmaz’, ‘ortak atın beli eğri olur’ gibi kültürel önyargılarımızın mutlaka kırılması gerekmektedir. Dünyanın gelişen ekonomileri ölçek ekonomisinin erişebilir ligi ile küçük ve orta ölçekli yapının esneklik ve hızına dayanıyor. Bugün Çin bu felsefeye piyasanın görünmez eli ile yönetişimin görünen elini de kullanarak ortalama yüzde 8’nin üzerinde kalkınmayı 10 yıldır sürdürüyor. Türkiye ve bizler yabancıların ‘Türkler fırsat kaçırma fırsatını asla kaçırmazlar’ ön yargısını boşa çıkarmak zorundayız. Bu nedenle kültürel ve inanç sistemimizde var olan birleşme, dayanışma, ortak iş yapma gibi özelliklerimizi öne çıkarmalıyız." dedi.
Türkiye’de sözleşmeye dayalı iş yapmanın zayıf olduğunu kaydeden Bozkurt şöyle devam etti: "Ortaklıkların genellikle ‘hadi bizim oğlan’ diyerek yapılması sonucu ortaklıklar uzun ömürlü olmuyor. O nedenle çocuklarımızla bile olsa baştan her şeyin tartışılarak olası bütün tehlikelere dikkat ederek sözleşme yaparak işe başlarsak iş yapma tarzımızı mukavele üzerine oturtursak AB’den Çin’e dünyanın en yeni değişimine sahibiz."
"ARTIK KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN MANTIĞINDAKİ İŞLETMELERİN YAŞAMA ŞANSI KALMADI"
KASİF Başkanı Osman Reis ise dünyadaki gelişmelerin karşımızı çok büyük fırsatlar çıkardığı, bunları değerlendirmek için işbirliği, güç birliği yapmak sermayeleri birleştirmek gerektiğini söyledi.
Reis konuşmasının devamında, "TUSKON tarafından organize edilen ticaret köprülerinde ve yurt dışı programlarında da dünyanın karşımıza çıkardığı fırsatları daha yakından görüyoruz. Bu programlarda da görüyoruz ki karşımıza çıkan fırsatları değerlendirebilmek için mutlaka büyük ölçekli olmamız gerekiyor. Küçük sermayelerle iş yapma devri sona erdi. Artık küçük olsun benim olsun mantığıyla hareket eden işletmelerin yaşama şansı kalmadı. Bu nedenle, 'Ortağın mı var derdin var', 'ortak eve gelin gidilmez' gibi sözlerin son kullanma tarihi çoktan geçti artık 'birlikten dirlik doğar', 'bir elin nesi var, iki elin sesi var' gibi ata sözleriyle de ifade edebileceğimiz sözleri kendimize rehber edinmeliyiz." dedi.
YESİAD Başkanı Fatih Yaraş da yaptığı konuşmada, Bugün dünyanın, ticarî, siyasî, kültürel vb. alanlarda, süratle büyük ölçekli olmanın geçerli olduğu bir döneme doğru kaymakta olduğu vurgulayarak, "Büyük ölçekli işleri de büyük ve güçlü işletmeler yapabilmektedir. Bunun sonucunda da küçük işletmeler hızla yok olmakta büyük işletmeler ise varlıklarını sürdürmektedirler. Böyle bir ortamda işletmelerin rekabet edebilmeleri için güçlerini bir araya getirerek işbirliklerine gitmeleri zorunlu hale gelmiştir. Artık bırakınız küçük işletmeleri, bugün yıllık cirosu devlet bütçelerinden daha büyük olan şirketler bile işbirliğine, ortaklıklara imza atıyor. Bırakınız şirketleri devletler bile birleşiyor. Bayrağında 50 yıldız bulunan Amerika Birleşik Devletleri bunun örneğidir, üyesi olamaya çalıştığımız Avrupa Birliği ise başka bir örnektir." şeklinde konuştu.
Dünya Gazetesi Yazarı ve Yönetim Danışmanı Dr. Rüştü Bozkurt’un konuşmacı olduğu konferansı Amasya Valisi Abdil Celil Öz, Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay, çok sayıda işadamı, sanayici ve esnaf dinledi.
Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt, dünya ekonomisi ve iş çevrelerindeki talep ve kurallarının, faktörlerinin, karşılıklı bağımlılık ilişkilerinin, rekabet şartlarının köklü biçimde değiştiğini söyledi.
Bozkurt, nüfusun hızla kent merkezlerinde toplandığını belirterek, "İstihdam tarım ve imalat kesiminden hizmet kesimine doğru kayma baş göstermiştir. Söz dağarcığımızda bulunan, ‘küçük olsun benim olsun’, ‘bizde ortaklık olmaz’, ‘ortak atın beli eğri olur’ gibi kültürel önyargılarımızın mutlaka kırılması gerekmektedir. Dünyanın gelişen ekonomileri ölçek ekonomisinin erişebilir ligi ile küçük ve orta ölçekli yapının esneklik ve hızına dayanıyor. Bugün Çin bu felsefeye piyasanın görünmez eli ile yönetişimin görünen elini de kullanarak ortalama yüzde 8’nin üzerinde kalkınmayı 10 yıldır sürdürüyor. Türkiye ve bizler yabancıların ‘Türkler fırsat kaçırma fırsatını asla kaçırmazlar’ ön yargısını boşa çıkarmak zorundayız. Bu nedenle kültürel ve inanç sistemimizde var olan birleşme, dayanışma, ortak iş yapma gibi özelliklerimizi öne çıkarmalıyız." dedi.
Türkiye’de sözleşmeye dayalı iş yapmanın zayıf olduğunu kaydeden Bozkurt şöyle devam etti: "Ortaklıkların genellikle ‘hadi bizim oğlan’ diyerek yapılması sonucu ortaklıklar uzun ömürlü olmuyor. O nedenle çocuklarımızla bile olsa baştan her şeyin tartışılarak olası bütün tehlikelere dikkat ederek sözleşme yaparak işe başlarsak iş yapma tarzımızı mukavele üzerine oturtursak AB’den Çin’e dünyanın en yeni değişimine sahibiz."
"ARTIK KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN MANTIĞINDAKİ İŞLETMELERİN YAŞAMA ŞANSI KALMADI"
KASİF Başkanı Osman Reis ise dünyadaki gelişmelerin karşımızı çok büyük fırsatlar çıkardığı, bunları değerlendirmek için işbirliği, güç birliği yapmak sermayeleri birleştirmek gerektiğini söyledi.
Reis konuşmasının devamında, "TUSKON tarafından organize edilen ticaret köprülerinde ve yurt dışı programlarında da dünyanın karşımıza çıkardığı fırsatları daha yakından görüyoruz. Bu programlarda da görüyoruz ki karşımıza çıkan fırsatları değerlendirebilmek için mutlaka büyük ölçekli olmamız gerekiyor. Küçük sermayelerle iş yapma devri sona erdi. Artık küçük olsun benim olsun mantığıyla hareket eden işletmelerin yaşama şansı kalmadı. Bu nedenle, 'Ortağın mı var derdin var', 'ortak eve gelin gidilmez' gibi sözlerin son kullanma tarihi çoktan geçti artık 'birlikten dirlik doğar', 'bir elin nesi var, iki elin sesi var' gibi ata sözleriyle de ifade edebileceğimiz sözleri kendimize rehber edinmeliyiz." dedi.
YESİAD Başkanı Fatih Yaraş da yaptığı konuşmada, Bugün dünyanın, ticarî, siyasî, kültürel vb. alanlarda, süratle büyük ölçekli olmanın geçerli olduğu bir döneme doğru kaymakta olduğu vurgulayarak, "Büyük ölçekli işleri de büyük ve güçlü işletmeler yapabilmektedir. Bunun sonucunda da küçük işletmeler hızla yok olmakta büyük işletmeler ise varlıklarını sürdürmektedirler. Böyle bir ortamda işletmelerin rekabet edebilmeleri için güçlerini bir araya getirerek işbirliklerine gitmeleri zorunlu hale gelmiştir. Artık bırakınız küçük işletmeleri, bugün yıllık cirosu devlet bütçelerinden daha büyük olan şirketler bile işbirliğine, ortaklıklara imza atıyor. Bırakınız şirketleri devletler bile birleşiyor. Bayrağında 50 yıldız bulunan Amerika Birleşik Devletleri bunun örneğidir, üyesi olamaya çalıştığımız Avrupa Birliği ise başka bir örnektir." şeklinde konuştu.
Kaynak:Cihan

Hiç yorum yok: